Akîdemizi Bozuyorlar!
- Furkan Gevrek
- 5 Şub 2019
- 3 dakikada okunur
Yaklaşık 2 hafta önce hepimizin bildiği YouTube adlı video platformunda Yusuf Aktaş ismindeki Reynmen mahlaslı youtuber tarafından bir şarkı videosu paylaşıldı. Şarkı 24 saat içerisinde rekor bir izlenme sayısına ulaştı ve YouTube Türkiye'de 1. sıraya yükseldi. Şarkı bir takım tartışmaları da beraberinde getirdi. "Derdim Olsun" adlı şarkının klibinin "Mahna Mahna Killer" isimli kısa filmden çalındığı iddia edildi. Klip gerçekten neredeyse birebir kısa filme benziyordu ki zaten Reynmen de bu kısa filmden esinlendiğini kabul etti.
İki haftadır bu tartışmalar süredursun biz bu meselenin farklı bir cihetine değineceğiz. Bu cihet, aslında asıl değinilmesi gereken fakat milletimizin içerisinde boğulduğu denizden ötürü göremediği, suyun ısısına alıştığı için de geçirdiği krizin dahi farkında olmadığı bir cihettir. Yazık ki, bahse mevzu olan şarkının klibi kadar maalesef şarkının sözleri tartışma meselesi haline gelmedi. Büyük çoğunluğu Müslüman olan, hamuru İslâm'la yoğrulan memleketimizde inanç esaslarımızı temelinden sarsacak kadar tehlikeli sözler barındıran bir şarkı piyasaya çıkıyor ve Müslümanlar bunun klibiyle meşgul oluyor. Demek ki, şarkının klibi güzel olsa hiçbir mesele kalmayacak. Yani şarkı sözlerinde Türkiye gündemine oturacak kadar mühim bir sıkıntı yok, sorun sadece klipte. Ve bahsettiğimiz bu kitle 70 milyonun üstünde...
Şarkıyı dinlemeyenler için sözleri burada paylaşayım ve üzerine biraz daha konuşalım.
Derdim olsun
Kadehler dolsun
Ben kaybederken
Azrail seyre dursun
Dinliyorsun, görmüyorsun
Kurban ederler kimlerle geziyorsun.
Kaç cehennem söndü içimde bilmiyorum
Deli sanıyorlar
Beni arıyorlar
Görenler var mı?
Düşen bu yaprağım gençliğimin rüyasıymış
Kağıda yaza yaza
Hasretim beyaza
Kararı vermişim ben ellerimse kanlıymış
Tanrı vurdu saza
Ölmeden mezara
Yukarıda görüldüğü üzere şarkının içerisinde "Kadehler dolsun", "Ben kaybederken/Azrail seyre dursun" ve "Tanrı vurdu saza" gibi Müslüman bir kimsenin inancını yıpratacak dahası imanından edecek kadar tehlikeli sözler bulunuyor. "Kadehler dolsun" ifadesi dinimizce haram olan içkiyi meşru gösteriyor ve içilmesini teşvik ediyor. Tüm kötülüklerin anası olan içkiyi bir şarkı içerisinde dahi meşru görmek, bu haramın gözümüzde normalleşmesini sağlar ve yavaş yavaş imanımızı zayıflatır. Bırakın içki içmeyi, içki içilen masada durmanın haram olduğu dinimizin neden böyle bir emir verdiğini tefekkür edersek, gözümüzün onu görmesi, dilimizin onu anması belli bir süre sonra içkiyi kalbimizde normalleştireceği için aynı batağa batmamamız adına koruma amaçlı olduğunu görürüz. Dolayısıyla dilimizi, zihnimizi ve kalbimizi her ne olursa olsun hiçbir şekilde haramla meşgul edemeyiz. Çünkü bunlar da haramdır.
"Ben kaybederken/Azrail seyre dursun" ifadesine gelecek olursak, bu sefer daha ciddi bir sıkıntıyla karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz. Bir defa bu adam kim oluyor ki, Allah'ın talimatıyla hareket eden bir meleği sanki onun istek ve arzularına göre hareket edecekmiş gibi dizelerine alıyor. İkincisi, Allah insana her zaman kazanmayı, mutlu olmayı vaadetmedi ki. Buranın bir imtihan dünyası olduğunu, asıl dünyanın ahiret olduğunu, başımıza gelen hayrın ve şerrin kendisinden olduğunu bize bildirdi ve bizde iman ettik. Bu raddeden sonra kimse kalkıp da başına gelen işi kadere aykırı yorumlayamaz, imanını tehlikeye sokacak ifadeler kullanamaz.
Yine "Tanrı vurdu saza" ifadesi çok ciddi mânâda sıkıntılı bir ifade. Türkçe'deki "Tanrı" kelimesi "İlah" kelimesinin yerine geçer ki, alemleri yaratmaya kudretli olan yaratıcıya verilen isimdir. Biz bu ilaha, bu tanrıya ALLAH diyoruz. Ve biz Allah'ın "muhalefetün lil-havâdis" yani yarattıklarına benzememe sıfatına sahip olduğunu da biliyoruz. Hâl böyleyken, tüm Türkiye'yi etkisi altında bırakan bir şarkıda veya herhangi bir yerde, Allah, yarattıklarına benzer eylemler yapan kişi olarak tanımlanıyorsa o kişinin imanı sorgulanır. Ve buna ses çıkarmayıp, hiçbir eleştiri yapmayıp, müziğin getirdiği ritme kapılıp ağızlarına pelesenk eden Müslümanların (!) da imanı sorgulanır. Çünkü burada apaçık bir şirk vardır.
Bütün bunlar göz önüne alındığında akîdemizin, itikâdımızın git gide zayıfladığını ve yok olmaya yüz tuttuğunu söyleyebiliriz. Gayet basit gibi gelen, belki hafife alarak göz ardı ettiğimiz bu meseleler esasen çok büyük meselelerdir ve işin ucunda kişinin imanı söz konusudur. Elimizden geldiğince bu tür hususlarda birbirimizi uyarmalı, gereken hassasiyeti temin etmeliyiz. Yoksa durum hepimizin adına vahim olur.
Allah bizi istikamet üzere olan kullarından eylesin.
Selametle.
Comments